Bulaşıkları Sudan Geçirdiğimizde Doğada Ne Değişir?

Suyun Canlılar için Öneminin Boyutu

Canlı yaşamının devamlılığı için suyun öneminden bahsederken en küçük organizmadan, sanayi üretiminin ve tarımsal üretimin sürdürülebilir olmasına kadar geniş bir boyutu ele alabiliriz. Tüm canlıları içine alan biyolojik hayatın devamlılığı suyun varlığına ihtiyaç duyarken; insanların var olduğu ekonomik ve sosyal hayattaki üretim süreçleri de suya dayanır.

Yalnızca içme suyundan ve suyun vücudumuz için gerekliliğinden bahsetmiyoruz. Aynı zamanda kullandığımız birçok mal ve hizmetin üretiminde ve bizlere ulaştırılmasına kadar geçen süreçte suyun sahip olduğu rolün önemini de ele alıyoruz. Susuzluğa doğru giden mevcut dünya düzeninde insanların günlük alışkanlıklarının bu şekilde devam etmesi, gelecek senaryolarını oluştururken daha kötümser bir bakış açısını beraberinde getiriyor.

Geçmişten Günümüze İklim Değişikliği

Küresel ısınma olarak da bilinen iklim değişikliği, birçoğumuzun ismini mutlaka bir yerlerden duyduğu kavramlardan biri. Kaçımız bu konuyla ilgili yeterli bilgiye sahip veya bilgi sahibi olsa da üstüne düşenlerin farkında?

En basit tabiriyle insani faaliyetlerin sonucunda atmosfere salınan sera gazının etkisiyle meydana gelen iklim değişikliğini, küresel ısınma olarak biliyoruz. İnsani faaliyetlerin başında enerji üretiminde kullanılan fosil yakıtlar (kömür, petrol, doğal gaz), ormansızlaştırma, tarım alanlarının bilinçsiz kullanımı ve ulaşım şekli (benzinli arabalar) geliyor.

Küresel ısınma ise bizi artan sıcaklıklar, kuraklık, dengesiz hava koşulları, su baskınları gibi sonuçlara götürüyor. Yağışların dengesizleşmesi ise kuraklık ve susuzluk riskini beraberinde getirirken; dünyada susuzluk ve suyun önemi konusunda alınabilecek önlemlere yönelik çalışmalar yürütülüyor. Ülkeler, kendi ulusal politikalarını yürütmelerinin yanı sıra uluslararası iklim anlaşmaları ile de ortak bir eylemin içinde yer alıyor. İklim değişikliğinin geldiği boyutu tersine çevirmek bir hayalken bunu yavaşlatmak için üstümüze düşeni yapabilir miyiz?

Su İsrafıyla İklim Değişikliğinin Bir Parçası Olmayın

Su israfı farkında olmadan birçoğumuzun gerçekleştirdiği bir eylem. Günlük alışkanlıklarımıza dönüp baktığımızda veya gün içinde su ile ilişkimizi şöyle bir gözden geçirdiğimizde, elimizde olmadan akıttığımız damlaları bir araya getirirsek kaç litre su elde ederiz? El yüz yıkarken, diş fırçalarken veya duş alırken açık bıraktığımız musluğun altına kaç litrelik bir kap koyarsak doldurabiliriz? Bunlar su tasarrufunun önemini hatırlatan en basit eylemlerimiz.

Afiyetle yediğimiz hamburgerler, severek giydiğimiz kot pantolonlar, sağlıklı pamuklu tişörtlerimiz veya marketten aldığımız meyve ve sebzeler aracılığıyla tükettiğimiz dolaylı sular. İçtiğimiz ve kullandığımız su, giydiklerimiz ve yediklerimiz ihtiyaçlarımız arasında.

Peki, bizler yalnızca ihtiyacımız olanı mı tüketiyoruz yoksa ihtiyacımızdan fazlasına mı göz dikiyoruz? Her gün ne kadar yemeği çöpe döküyor, restoranda önümüze gelen tabağın ne kadarını tüketiyoruz?

Bulaşıkları elde mi yıkıyoruz yoksa bulaşık makinesini mi tercih ediyoruz? Bulaşık makinesine yerleştirmeden sudan geçirdiğimiz bulaşıklar için ne kadar su tüketiyoruz? Bir makine dolusu bulaşığı sudan geçirmek için ortalama 57 litre harcıyoruz.